İliklerime kadar işlemiş vaziyette. İlk defa bu denli yoğun biçimde yaşıyorum, bu ayı matem ayım ilan ettim. Dünyevi sebeplerden değil, bir duygu seli ele verdi kendini. Dört duvar benim üzerime değil, ben onun üzerine geliyorum. Gece beni beslemiyor, ben geceyi besliyorum. Ne diyeceğimi bilemiyorum desem de çok şey söylüyorum, dökülüveriyor, bir kağıda. Peki ya dökemediğimi düşündüklerim? Yarıda bırakıp sildiklerim? Onları kim paklayacak?
Aşağıdaki şiirinde aynı kaderi dizelerinde yansıtmakla beraber büyük bir çıkmazı ve koca bir yanılgı silsilesini barındırdığını görürüz.
Dört soylu doğrudan saptım.
Elem seline kapıldım.
Kendimi aşırılıklarıma kaptırdım.
Heraklitos'un deresinde boğuldum.
Bildim, belki de bilemedim.
Müphemlik dört koldan sarıldı.
Ben kurtulamadım.
Elem seline kapıldım.
Kendimi aşırılıklarıma kaptırdım.
Heraklitos'un deresinde boğuldum.
Bildim, belki de bilemedim.
Müphemlik dört koldan sarıldı.
Ben kurtulamadım.
Belki başka bir çağda,
yaşar bir kimse, tüm açıklığıyla döker hislerini,
yaşar sevinçle, yaşar delicesine.
22.10.2022
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder