Sayfalar

28 Nisan 2023 Cuma

Negatif Duygulara Dair

Hiç kuşku yok ki duygularımız, bizi biz yapan ve karakterimizin temellerini atan yegane yapı taşlarıdır. Duygular hepimizin bildiği gibi iki kategoriye ayrılır. Pozitif ve negatif duygular. Pozitif duyguların büyük bir çoğunluğu çok kısa sürüp nötr bir duruma geldiği için değinmek istediğim elbette ki negatif duygular olacaktır. Negatif duygular kimimizin prangasını çektiği, kimimiz için pek üzerinde durulmayan, kimisi için de öldürücü bir hale gelen habis duygulardır. Tüm bu duygular birer gardiyanı andırır, hangi negatif duygunun tesiri altındaysanız buna esir olmamanız mühim bir konudur. Sizi ele geçiren şey ona imkan tanımanız ve kabullenmenizdir. Hangi yaşam durumu veyahut olaylar zinciri sizi buna iterse itsin, bir duygunun gardiyanı sizi esir etmişse bundan çıkışınız imkansıza yakın olacaktır. Çünkü hayatınız bu duygunun etrafında şekillenecektir. Bir kimse sizi ne kadar mutlu ederse etsin, ne kadar huzur verirse versin, siz bir esirken tüm pozitif duygular size ulaşmayacaktır. Gardiyanlar size her defasında aklınızın kalbinize giden yollarından fısıldayacak ve bulunduğunuz vahim durumdan size zevk aldırana dek bırakmayacaktır. Dolayısıyla ben böyleyim, kurtuluşum yok gibi cümlelerle hayatınıza tanımlar koyacaksınız. Size bu duruma getiren, bunun altında yatan problemlerle yüzleşip çözüm yolu aramadığınız müddetçe, yaşamın sürekli devam ettiğini idrak edemediğiniz müddetçe bir mahkum olmaya devam edeceksiniz.

7 Nisan 2023 Cuma

İnsanın Doğasına Dair

İnsan, doğası gereği oluşan bir durum karşısında kolaya kaçma eğilimindedir. Şayet bu durum kendisini öldürecek raddeye getirmiyorsa en berbat durumda bile sürüklenmeyi kabul eder. Çünkü aksini yapabilmek zordur. Eğer aksi durumu isteme gayretinde olursa onu bu gayrete iten sebep ölümün eşiğinde olmasıdır. Yaşama içgüdüsü öyle ağır basar ki, yaşamak için her şeyi feda edecek duruma gelir. Halbuki doğası gereği yaşamı boyunca mücadele edecek yapıda olması gerekir. Yaşadığı zamanın getirdiği ahlaki tutumlar, toplum davranışları ve farklılaşan iletişim gibi bilumum etkenler onun gerçek benliğini köreltir. Zayıflığı burada ortaya çıkar. Oluşan her durumda pes edip kendini yenilginin kucağına atan, zor yoldan öğrenmeyi kanıksamayan her insan, fiziken olmasa da aklen ölüm fermanını imzalar.